Vali Köşger, “Onurlu mücadelenin sembolü müstesna bir gündür”
Vali Köşger’den 1 Mayıs Mesajı: “Bu Gün, Onurlu Mücadelenin Sembolüdür”
Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı. Mesajında emeğin değerine ve dayanışmanın önemine vurgu yapan Vali Köşger, 1 Mayıs’ın adil bir çalışma hayatı için verilen mücadelenin sembolü olduğunu belirtti.
“1 Mayıs; emeğin, birlik ve dayanışmanın simgesi olan müstesna bir gündür” diyen Köşger, teknolojik gelişmeler ve dijital dönüşümle değişen çalışma modellerine dikkat çekerek, bu dönüşümlerin insan onuruna yaraşır şekilde yönetilmesi gerektiğini vurguladı.
“Adana Alın Teriyle Büyüyen Bir Şehirdir”
Adana’nın tarih boyunca emeğin ve üretimin merkezi olduğunu belirten Vali Köşger, “Bereketli toprakları, üretken insan gücü ve köklü çalışma kültürüyle Adana’mız, ülkemizin kalkınmasında öncü bir rol üstlenmiştir” ifadelerini kullandı.
Devletin, işçi haklarının geliştirilmesi ve sosyal diyaloğun güçlendirilmesi adına attığı reform adımlarının altını çizen Köşger, toplumsal dayanışma ve ortak aklın her zamankinden daha fazla önem kazandığını ifade etti.
“Her Emeğin Karşılık Bulduğu Bir Gelecek Temenni Ediyorum”
Toplumda hakların teslim edilmesinin, sosyal adaletin tesis edilmesinin refahın temel şartı olduğunu söyleyen Vali Köşger, mesajını şu sözlerle sonlandırdı:
"1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü; dünyanın dört bir yanında emeğin haklı sesini yükselten, dayanışmanın gücünü hatırlatan, adil bir çalışma hayatı için verilen onurlu mücadelenin sembolü müstesna bir gündür. Birlik, beraberlik, dayanışma ve emeğin yüce değerini simgeleyen bu anlamlı gün; insan hakları ve eşitlik arayışının tüm dünyada yankılanan güçlü sesidir.
Dünya; teknolojik gelişmelerin, dijital dönüşümün ve değişen çalışma modellerinin etkisiyle büyük bir değişim sürecinden geçmektedir. Esnek çalışma sistemleri, uzaktan çalışma imkânları ve yapay zekâ uygulamaları iş hayatında köklü dönüşümlere yol açarken bu değişimlerin sosyal adalet ilkesine uygun şekilde yönetilmesi, insan onuruna yaraşır bir çalışma düzeninin gereği hâline gelmiştir. Böylesi bir çağda emeği korumak, hakları güçlendirmek ve dayanışma ruhunu canlı tutmak, sosyal refahın ve sürdürülebilir kalkınmanın en temel şartıdır. Bu doğrultuda Devletimiz, özellikle son yıllarda çalışma hayatında gerçekleştirdiği reformlarla işçi haklarının geliştirilmesi ve sosyal diyaloğun güçlendirilmesi yönünde önemli adımlar atmıştır. Bu adımlar, geleceğe daha da güvenle bakmamızı sağlayan önemli çalışmalardır.
Tarih boyunca üretimin, emeğin ve dayanışmanın kadim merkezi olan Adana’mız; bereketli toprakları, üretken insan gücü ve köklü çalışma kültürüyle ülkemizin kalkınmasında her daim öncü bir rol üstlenmiştir. Çiftçilerimizin toprağa hayat veren emekleri, sanayi emekçilerimizin üretimi omuzlayan gayretleri, hizmet sektöründeki çalışanlarımızın özverili katkılarıyla Adana'mız, her taşına, her toprağına mücadele sinmiş, alın teriyle büyümüş bir şehirdir. Bugün bizlere düşen görev bu kadim emeğin kıymetini bilerek, dayanışma kültürümüzü güçlendirerek, her bireyin emeğinin karşılığını aldığı bu toplumsal yapıyı daha ileriye taşımak; dünya büyük bir değişim içindeyken sağduyudan ve ortak akıldan sapmadan birbirimize kenetlenerek hareket etmektir.
Zira hakların teslim edildiği, sosyal adaletin tesis edildiği toplumlar; refahın ve huzurun kalıcı olduğu toplumlar olacaktır. Bu duygu ve düşüncelerle, ülkemizin büyümesine ve kalkınmasına alın teriyle katkı sunan tüm emekçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü en kalbî duygularımla kutluyor; helal kazancın, dürüst çalışmanın ve insan onuruna yaraşır çalışma düzeninin egemen olduğu aydınlık yarınlar temenni ediyorum."